Türk edebiyatı tarihinde Hz. Ali’ye nisbet edilen güzel sözlerden daha ziyade yüz ve aşağı-yukarı ikiyüz küsürünün tercüme yahut şerh edildiği bilinmektedir. Anılan yüz söz çeviri ve açıklamaları, çoğu itibarıyla meşhur Arap yazarı Câhız (ö. 255/869) tarafından derlenen Mie Kelime’nin, ikiyüz küsür olanlar ise Tabersî’nin (ö. 548/1154) Nesrü’l-leâlî ismi altında elifba harfleri sırasına göre bir araya getirdiği 290 kadar vecizenin tercüme veya şerhleridir. Bununla birlikte nadir denebilecek az sayıda olsa da Âmidî’nin (ö. 550/1155) Gurerü’l-hikem...’inden seçilmiş sözlerin tercümesine de rastlanmaktadır. Daha çok Sultan II. Abdülhamid devrindeki Hazîne-i Hâssa müsteşarlığı ve eski eser alım-satımıyla tanınan Mehmed Hâlis Efendi (ö. 1340/1922), Gurerü’l-hikem’den seçtiği 496 Arapça sözü Türkçeye çevirip onlardan yirmi-yirmi beş kadarını kısaca şerh de ederek Envârü'l-edeb adıyla 1324 (1908-1909) yılında bastırmıştır. Bu çalışmada Hâlis Efendi’nin hayatı ve kütüphanesi hakkında bilgi verildikten sonra söz konusu eseri Latin harflerine ve günümüz Türkçesine çevrilerek okuyucuların incelemesine arz edilmiş; böylece 1995’te mütercim adı anılmaksızın ve sadeleştirilmiş olarak yayımlanan o kitapçığın hem diliçi çevirisi hem de Latin alfabesine aktarılmış asli hâliyle neşredilmesi hedeflenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Sahası Klasik Türk Edebiyatı |
Bölüm | Edebiyat |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 28 Mart 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 29 Mart 2024 |
Gönderilme Tarihi | 10 Mart 2024 |
Kabul Tarihi | 22 Mart 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 22 (Prof. Dr. Hasan KAVRUK Armağan Sayısı) |