Bu çalışmada, âşıklık olgusunun Anadolu kültürü içindeki yeri incelendi. Âşığın çalışmada bahsi geçen anlamı, ‘saz şairi’ dir. ‘Âşık’ sözcüğünün, Arapça’da âşık ve Türkçe’deki ışık sözcüğüyle ortak bir kökene sahip olduğu saptandı. Anadolu âşıklarının, kültürü söz yoluyla devindirme stratejisinin bir gereği olarak, birçok konuyu şiirin ve eşlik eden müziğin de kullanıldığı bu söz söyleme ve müzik yapma geleneği ile dile getirdiği sonucuna ulaşıldı. Âşıklık geleneğinin, sözlü kültürün bir ürünü olduğu için kalıpsal kuralları olan bir edebiyatla üretildiği; ayrıca geleneğin, Alevi kültürü içinde daha etkin bir kullanıma sahip olduğu, dolayısıyla yalnızca dünyasal müzik türleri içinde değil, cem törenine adapte edilerek dinsel müzik türleri içinde de kullanıldığı saptandı. Âşıklık geleneğinin cem törenine adaptasyonunun, müzik ve performans terimlerinin değiştirilmesi, eş deyişle müziğin ontolojik varlığının dinsel pratikler içinde yadsınması (gölgeleme) ile gerçekleştiği sonucuna ulaşıldı. Anahtar Kelimeler: âşık, Türk halk müziği, sözlü kültür, Alevilik, zakir.
Bu çalışmada, âşıklık olgusunun Anadolu kültürü içindeki yeri incelendi. Âşığın çalışmada bahsi geçen anlamı, ‘saz şairi’ dir. ‘Âşık’ sözcüğünün, Arapça’da âşık ve Türkçe’deki ışık sözcüğüyle ortak bir kökene sahip olduğu saptandı. Anadolu âşıklarının, kültürü söz yoluyla devindirme stratejisinin bir gereği olarak, birçok konuyu şiirin ve eşlik eden müziğin de kullanıldığı bu söz söyleme ve müzik yapma geleneği ile dile getirdiği sonucuna ulaşıldı. Âşıklık geleneğinin, sözlü kültürün bir ürünü olduğu için kalıpsal kuralları olan bir edebiyatla üretildiği; ayrıca geleneğin, Alevi kültürü içinde daha etkin bir kullanıma sahip olduğu, dolayısıyla yalnızca dünyasal müzik türleri içinde değil, cem törenine adapte edilerek dinsel müzik türleri içinde de kullanıldığı saptandı. Âşıklık geleneğinin cem törenine adaptasyonunun, müzik ve performans terimlerinin değiştirilmesi, eş deyişle müziğin ontolojik varlığının dinsel pratikler içinde yadsınması (gölgeleme) ile gerçekleştiği sonucuna ulaşıldı. Bu çalışmanın amacı, âşıklık (saz şairliği) olgusunun törensel (cem) ve dünyasal Türk halk müziği performansı içindeki konumunu saptamaktır. Bir sözcüğün etimolojisi, o sözcüğün anlamına ilişkin önemli ipuçlarını içinde barındırır ve sözcüğün anlamı ile sıkı bir ilinti içindedir. Dolayısıyla bu çözümleme yapılırken, öncelikle âşık sözcüğünün anlamı ve etimolojisi üzerinde odaklanılmıştır. ‘Aşk’ ve ‘ışk’ sözcüklerinin eş anlamlı olması ve fonetik yapı bakımından ‘âşık’ ve ‘ışık’ sözcüklerine benzemesi, bu dört sözcüğün kökensel bir birlikteliğe sahip olduğunu bize düşündürdü. Âşıklık geleneği, sözlü kültürün önemli akılda tutma gereçlerinden biri olan müzikle sıkı bir ilişki içinde olduğu için, çalışmada kültürel çözümleme yapılabilmek amacıyla, geleneğin sözlü kültürle olan ilişkisi üzerinde ayrıca durulmuştur. Çünkü bu sözlü gelenek, tıpkı atasözleri, deyimler, masallar vb. gibi Anadolu’ya özgü somut stratejilerinden biridir. olmayan kültür ürünlerini akılda tutma
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Articles |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 16 Haziran 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2010Cilt: 34 Sayı: 1 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.