İnsanların 21. yüzyılın kaçınılmaz bir gereği olarak günümüz dünyasında doğrudan ya da dolaylı olarak (örn.: internet ortamında) kültürlerarası iletişimde, dolayısıyla kültürlerarası iletişim ortamlarında bulunma olasılığı oldukça yüksektir. Öyle ki, artık bu durum kişinin bütün yaşamı boyunca oldukça sık karşılaşacağı bir durumdur. Ancak kalıp yargıların hiç şüphesiz kültürlerarası iletişime olumsuz etkileri bulunmaktadır. Kalıp yargılar, kültürlerarası iletişim olayına engel olmakta, iletişimin kalitesini zedelemekte ve hatta ayrımcılığa yol açarak kültürlerarası iletişime zarar vermektedir. Kalıp yargılar, bünyesinde barındırdığı aşırı genelleme ve eksik bilgiye sahip olma özellikleri nedeniyle, bireysellik göz önünde bulundurulmamaktadır. Bundan dolayı kültürlerarası ilişkilerde yanlış anlamalar, önyargılar, kalıp yargılar ve hatta ayrımcılık karşımızdaki kişinin duygularını zedeleyebilmekte ve etkili bir iletişimi engelleyebilmektedir. Kültürlerarası iletişimde kişinin, karşısındaki başka bir kültüre ait bir kişi hakkında olumsuz kalıp yargılara sahip olması, onun söz konusu kişiyle ilişkiye girmeye hazır olmadığı anlamına gelmektedir ki, bu gerçekten de kültürlerarası iletişimi büyük ölçüde engellemektedir.
Günümüz olanaklarının günümüz insanlarına, dolayısıyla üniversite öğrencilerine sağladığı olanaklar olan yurtdışı lisans, yüksek lisans ve doktora ve özellikle Erasmus programları aracılığıyla doğrudan kültürlerarası iletişimde, dolayısıyla kültürlerarası iletişim ortamlarında bulunma fırsatını bulan Cumhuriyet Üniversitesinde öğrenim gören bazı üniversite öğrencileri Almanya’da bulunmaktadır. İşte bu nedenden dolayı, bu araştırmada amaç, Cumhuriyet Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi bünyesinde yer alan Alman Dili ve Edebiyatı, İngiliz Dili ve Edebiyatı, Türk Dili ve Edebiyatı ve Tarih Bölümü son sınıf öğrencilerinin Almanlara yönelik kalıp yargılarını ortaya çıkarmaktır. Araştırma betimsel nitelikte olup tarama (survey) modeline dayalı nicel bir çalışma özelliğine sahiptir. Araştırmanın çalışma grubu yukarıda adı geçen bölümlerin son sınıf öğrencileri olup 139 kişidir. Araştırmada bilgi toplama aracı olarak kullanılan tarama listesinde 37 sıfat çifti yer almaktadır. Sonuç olarak, araştırmaya katılan 139 üniversite öğrencisi Almanlara yönelik genelde olumlu olarak nitelendirebileceğimiz sıfatları işaretlemişlerdir.
İnsanların 21. yüzyılın kaçınılmaz bir gereği olarak günümüz dünyasında doğrudan ya da dolaylı olarak (örn.: internet ortamında) kültürlerarası iletişimde, dolayısıyla kültürlerarası iletişim ortamlarında bulunma olasılığı oldukça yüksektir. Öyle ki, artık bu durum kişinin bütün yaşamı boyunca oldukça sık karşılaşacağı bir durumdur. Ancak kalıp yargıların hiç şüphesiz kültürlerarası iletişime olumsuz etkileri bulunmaktadır. Kalıp yargılar, kültürlerarası iletişim olayına engel olmakta, iletişimin kalitesini zedelemekte ve hatta ayrımcılığa yol açarak kültürlerarası iletişime zarar vermektedir. Kalıp yargılar, bünyesinde barındırdığı aşırı genelleme ve eksik bilgiye sahip olma özellikleri nedeniyle, bireysellik göz önünde bulundurulmamaktadır. Bundan dolayı kültürlerarası ilişkilerde yanlış anlamalar, önyargılar, kalıp yargılar ve hatta ayrımcılık karşımızdaki kişinin duygularını zedeleyebilmekte ve etkili bir iletişimi engelleyebilmektedir. Kültürlerarası iletişimde kişinin, karşısındaki başka bir kültüre ait bir kişi hakkında olumsuz kalıp yargılara sahip olması, onun söz konusu kişiyle ilişkiye girmeye hazır olmadığı anlamına gelmektedir ki, bu gerçekten de kültürlerarası iletişimi büyük ölçüde engellemektedir. Günümüz olanaklarının günümüz insanlarına, dolayısıyla üniversite öğrencilerine sağladığı olanaklar olan yurtdışı lisans, yüksek lisans ve doktora ve özellikle Erasmus programları aracılığıyla doğrudan kültürlerarası iletişimde, dolayısıyla kültürlerarası iletişim ortamlarında bulunma fırsatını bulan Cumhuriyet Üniversitesinde öğrenim gören bazı üniversite öğrencileri Almanya’da bulunmaktadır. İşte bu nedenden dolayı, bu araştırmada amaç, Cumhuriyet Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi bünyesinde yer alan Alman Dili ve Edebiyatı, İngiliz Dili ve Edebiyatı, Türk Dili ve Edebiyatı ve Tarih Bölümü son sınıf öğrencilerinin Almanlara yönelik kalıp yargılarını ortaya çıkarmaktır. Araştırma betimsel nitelikte olup tarama (survey) modeline dayalı nicel bir çalışma özelliğine sahiptir. Araştırmanın çalışma grubu yukarıda adı geçen bölümlerin son sınıf öğrencileri olup 139 kişidir. Araştırmada bilgi toplama aracı olarak kullanılan tarama listesinde 37 sıfat çifti yer almaktadır. Sonuç olarak, araştırmaya katılan 139 üniversite öğrencisi Almanlara yönelik genelde olumlu olarak nitelendirebileceğimiz sıfatları işaretlemişlerdir
Birincil Dil | Almanca |
---|---|
Bölüm | Articles |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 24 Ocak 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012Cilt: 36 Sayı: 2 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.