Sociology entered into the intellectual sphere in Turkey as a result of the orientation towards the West and provided the basis of the politics of Westernization. In this process, the first sociology texts, had been transferred into our country through journals. Journalism in Turkey, had been a gateway to the West. The crisis in the country was the reason of West orientation. Westernization is a forced policy that had been adopted at the state level. Sociology is a science, which had been transferred into our country in order to defend Westernization. The Sociology Journal (İçtimaiyat Mecmuası) had a great role in transferring Sociology into our country. The Sociology Journal is the first of its kind to be published on behalf of the institution in our country. The journal, issued by Ziya Gökalp, was the vanguard in the presentation of positivist sociology in our country. The journal, following the publication of six issues, was abolished after Ziya Gökalp was arrested. As the journal existed for a short time, the extent to which it reached its initial aims is a matter of debate. Nevertheless, Sociology Journal İçtimaiyat Mecmuası has a significant place in Turkey as it helped identify tendencies in sociology. The oldest institution that has represented sociology in Turkey is Istanbul University. Having had the same fate with the lectern throughout the history of sociology in Turkey, this journal has been as influential as the lectern in the development of sociology in Turkey. In this study, İçtimaiyat Mecmuası, the first series of Istanbul University Sociology Journal, was analyzed. Based Durkheim sociology, İçtimaiyat Mecmuası is a journal that has represented sociologism in our country. The journal predominantly focused on the scientific identity of sociology. Apart from the scope and methodological problems of sociology, such issues as nation, family, education are clarified with the help of sociology in the journal. More specifically, the properties and potentialities of a sociological theory that realizes the dynamics of the Turkish society are discussed within the framework of national sociology. We encounter sociological issues which open up discussions about the problems related with a new model of state and society, in addition to conceptual problems about the scope and methodology of sociology.
İçtimaiyat Mecmuası (Sociology Periodical Journal) sociology Ziya Gökalp
Sosyoloji, Batı’ya yönelişin bir sonucu olarak Türkiye’ye girmiş ve
Batıcılaşma siyasetine temel oluşturmuştur. Bu süreçte ilk sosyoloji metinleri,
dergiler aracılığıyla ülkemize aktarılmıştır. Türkiye’de dergicilik, Batı’ya açılan
bir kapı olmuştur. Batı’ya yönelişin nedeni, ülkenin içinde bulunduğu krizdir.
Batıcılaşma, mecbur kalındığı için devlet düzeyinde benimsenmiş bir siyasettir.
Sosyoloji, Batıcılaşmayı savunmak amacıyla ülkemize aktarılmış bir bilimdir.
Sosyolojinin ülkemize aktarılmasında İçtimaiyat Mecmuası’nın payı büyüktür.
İçtimaiyat Mecmuası, ülkemizde enstitü adına çıkarılan ilk sosyoloji dergisidir.
Ziya Gökalp tarafından çıkarılan dergi, ülkemizde pozitivist sosyolojinin
tanıtılmasında öncülük etmiştir. Toplam altı sayı çıkaran dergi, Ziya Gökalp’in
tutuklanmasından sonra kapatılmıştır. Derginin kısa ömürlü olması nedeniyle
başlangıçta belirlediği hedeflere ne ölçüde ulaştığı soru konusudur. Bununla
birlikte İçtimaiyat Mecmuası’nın Türkiye’de sosyolojinin eğilimlerini
belirlemesi bakımından önemli bir yeri vardır. Başlangıcından itibaren
Türkiye’de sosyolojiyi temsil eden en köklü kuruluş İstanbul Üniversitesi’dir.
Türk sosyoloji tarihinde kürsü ile aynı tarihi ve kaderi paylaşan dergi,
Türkiye’de sosyolojinin gelişmesinde en az kürsü kadar etkili olmuştur. Bu
çalışmada İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Dergisi’nin ilk dizisi olan İçtimaiyat
Mecmuası analiz edilmiştir. İçtimaiyat Mecmuası, Durkheim sosyolojisini
referans almış ve ülkemizde sosyolojizm ekolünü temsil etmiş bir dergidir.
Dergide ağırlıklı olarak sosyolojinin bilim kimliği üzerinde durulmuştur.
Sosyolojinin konusu ve yöntem problemleri başta olmak üzere millet, aile,
eğitim gibi konular sosyolojinin yardımıyla açıklığa kavuşturulmaktadır.
Özellikle Türk toplumunu kavrayan bir sosyolojinin özellikleri ve olanakları
millî sosyoloji çerçevesinde tartışılmaktadır. Dergide sosyolojinin konusu ve
yöntemi üzerine kuramsal sorunların yanı sıra yeni bir devlet ve toplum
modeline ilişkin problemleri tartışmaya açan bir sosyoloji ile karşılaşıyoruz.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Articles |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Ocak 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014Cilt: 38 Sayı: 2 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.