In a sense, the
process of modernization is a process of social change. In this process, the
family institution is one of the leading institutions. This change adversely
affects the elderly who constitute the vulnerable, disadvantaged group. The
problem of our study is to determine what causes aging in the modernization
process. Individualization, industrialization and urbanization, change in
family structure, increase of elderly population, loss of social values and so
on reasons have made the elderly population more visible. These cases also
revealed elderly problems.
The modern lifestyle that
precedes the individual and shaped by the relationships of pleasure and
interest has brought problems in the family. The idea of the individual to see
himself / herself as independent from the authority, and the idea of building a
self-sufficient and self-centered world weakened the relationship of the family
with other individuals, causing the elderly to be perceived as redundancy and
excluded.
Industrialization and
urbanization highlighted the nuclear family type. The transformation of the
family from the production unit to the consumption unit and the separation of
the house and the workplace led the elderly to the edge of social life.
Modernleşme süreci bir anlamda toplumsal değişim sürecidir.
Bu süreçte aile kurumu değişim yaşayan kurumların başında gelmektedir. Bu
değişim savunmasız, dezavantajlı grubu oluşturan yaşlıları olumsuz
etkilemektedir. Çalışmamızın problemi modernleşme
sürecinde yaşlılığı bir sorun olarak ortaya çıkaran olguların neler olduğunu
tespit etmektir. Bireyselleşme, sanayileşme ve kentleşme, aile yapısındaki
değişim, yaşlı nüfusun artışı, toplumsal değerlerdeki kayıp vb. nedenler yaşlı
nüfusu daha görünür hale getirmiştir. Bu olgular aynı zamanda yaşlı sorunlarını
da ortaya çıkarmıştır.
Bireyi
önceleyen, haz ve çıkar ilişkilerinin şekillendirdiği modern yaşam tarzı ailede
sorunlarını da beraberinde getirmiştir. Bireyin kendini otoriteden bağımsız
görmesi, insanının kendi başına yeteceği ve ben merkezli bir dünya inşa etme
düşüncesi ailenin diğer bireylerle olan ilişkisini zayıflatmış, yaşlıların
fazlalık olarak algılanmasına ve dışarıda tutulmasına neden olmuştur.
Modernleşme
süreci ailenin yapısı, rol ve statüsünde ciddi değişmeler meydana getirmiştir.
Sanayi öncesi toplumlarda yaşlı kişiler, ailenin büyüğü olarak gücü elinde
bulundurmaktaydı. Modernleşme ile aile işlevlerinin bir kısmını kurumlara
devretmiş, geleneksel bilgi değer kaybetmiş,
kadının iş yaşamına atılması vb. nedenler yaşlılara olan ihtiyacı azaltarak
adeta onları kurum dışına itmiştir.
Toplumsal
değerler ailenin koruyucu mihveri iken bugün ailenin üzerine inşa edildiği
değerlerin aşındırılması, pozitivist ve pragmatist bir eğitim sisteminin bunu
desteklemesi, ‘değer’ kabul edilen yaşlının ‘soruna’ dönüşmesine neden
olmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Articles |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019Cilt: 43 Sayı: 2 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.